ŞAVUOT BAYRAMINDA

NEDEN RUTH’UN HİKAYESİNİ OKUYORUZ?



Her Şavuot bayramında, Yahudi dini inançlıları, Ruth’un kitabını okumak için sinagoglarda bir araya gelirler. Ama neden? Ruth’un kitabının bu neşeli bayramla hiçbir bağlantısı yok gibi görünür, bununla birlikte biraz daha derine inecek olursak, Ruth’un her devire uyan hikayesi ile sevilen Şavuot Bayramı arasında birçok karmaşık gizli uyum ve şaşırtıcı bir bağ bulabiliriz.

Şavuot Bayramı’nda okunan Ruth Kitabı, Moab’lı Ruth adlı genç bir kadının öyküsünü ve onun inanç ve bağlılık yolculuğunu belgeliyor. Kitap, Şofetim döneminde geçiyor (Yargıçlar ),eski İsrael’de o sıralarda bir istikrarsızlık ve ahlaki düşüş dönemi yaşanmaktadır. Hikaye, İsrael’li bir kadın olan Naomi ve kocası Elimeleh’in kıtlık nedeniyle Betlehem’i terkedip Moab diyarına yerleşmeleriyle başlıyor. Orada çiftin iki oğlu Mahlon ve Şilyon ,Moab’lı iki genç kız olan Orpa ve Ruth ile evlenirler. Ancak Elimeleh ve her iki oğlu da peş peşe ölünce trajedi başlar. Naomi, gelinleri Orpa ve Ruth’la yalnız kalır. Naomi Betlehem’e dönmeye karar verir ve gelinlerini Moab’da kalıp, yeni kocalar ile evlenmeleri için teşvik eder. Orpa bu teklifi kabul eder, ancak Ruth Naomi ile kalmayı seçer ve bilinen çok ünlü bir sözüyle ”Sen nereye gidersen, ben de giderim ve sen nerede kalırsan ben de kalırım. Senin halkın benim halkım, senin AŞEM’in,benim AŞEM’im olacak” der.

Betlehem’e vardıklarında Ruth, Naomi ve kendisinin geçimini sağlamak için bir tarlada çalışmaya başlar. Orada, zengin toprak sahibi ve İsrael’li Boaz’ın dikkatini çeker ve Boaz, Ruth’a nezaket göstererek ona fazladan yiyecek ve koruma sağlar. Naomi Boaz ile Ruth arasındaki kıvılcımı fark eder ve Ruth’u niyetini kendisine bildirmesi için teşvik eder. Naomi’nin tavsiyesine uyan Ruth, Boaz’a yaklaşır ve ona evlenme teklifi ederek feminist bir emsal oluşturur. Boaz onunla evlenmeyi, hem Ruth’a hem de Naomi’ye bakmayı kabul eder ve kısa bir süre sonra, Ruth hamile kalır. Daha sonra David Ameleh’in büyükbabası olacak olan Oved adlı oğullarını dünyaya getirir.

Ruth kitabı sadakat, inanç ve kadınların gücünün güzel ve ilham verici bir hikayesidir.Bize kefaret ve nezaketin gücünü ve en karanlık zamanlarda bile Tanrı’nın planının asla hayal edemeyeceğimiz şekillerde ortaya çıkabileceğini öğretiyor. Bununla birlikte, bu hikayenin neden Şavuot bayramında okunduğu inanılmaz derecede açık değil.

Şavuot, Pesahtan 50 gün sonra gerçekleşen şenlikli bir Yahudi bayramıdır. Tora’nın Sina Dağı’nda verilmesini ve ayrıca İsrael’de bahar hasadı mevsimini anmak için ikili bir kutlamadır. Bu yerini bir dizi geleneğe bırakır. Tora’nın verilmesini anmak için tüm gece süren tora çalışmaları seanslarına katılmak, Tora’nın verilmesine giden günlerde eski İsrael’lilerin çölde yaptığı gibi süt ürünleri yemek, ziyafet çekmek, yıllık verimi belirtmek için mevsimlik ve egzotik meyveler yemek ve hasadı simgelemek için sinagogları çiçeklerle süslemek. Sinagogdaki topluluk üyeleri Sefertora’larla geçit töreni yaparken, dans edip şarkı söylerken, çocuklar tatlılar yerken şenlik yaparlar.

Mantıklı olmayan şey, Ruth’un kitabının bu bayramla nasıl bir ilişkisi olduğudur! Ama aslında cevap görünen yüzeyin hemen altında yatıyor.

Şavuot Bayramı ile Ruth kitabı arasındaki basit bir bağlantı, hikayenin aslında Şavuot sırasında geçmesidir. Naomi’nin çaresizlikten bayram sırasında seyahat yasağına rağmen, Pesah sırasında Betlehem’e gittiğini öğreniyoruz ve bu bilgiden yola çıkarak onun Boaz ile karşılaşmasının tam ekinleri devşirme zamanına denk geldiğini düşünebiliriz. Bu, Naomi ile Ruth’un Betlehem’e vardıklarında tarlada çalışarak tahıl hasat etmeleri gerçeğiyle daha da destekleniyor. Bu bize Ruth kitabının hasat mevsiminde geçtiği gerçeğini işaret ediyor. Şavuot, buğday ve arpa hasadının (bikkurim) bitişini kutlar, dolayısıyla bu bayram, bin yıllar önce Şavuot’ta geçen bir hikayeyi okumak için en uygun zamandır.

Vayikra’nın Tora bölümündeki (23.16-21) ayetler, hasat kanunlarını ele almakta ve her tarlanın bir köşesinin toplanmaması gerektiğini açıklamaktadır. Ruth kitabı hasat mevsiminde geçtiği için ,Boaz bu Yahudi yasasını aktif olarak uyguluyordu ve Ruth kitabı aslında onun tarlasının bir köşesini muhtaç kadınlar Naomi ve Ruth için bırakırken yaptığı mitzvayı hatırlıyor, diğer işçilere bu zavallı kadınlara nazik davranmaları için talimat veriyor. Bu nedenle, Şavuot’un hasat mevsiminde, ekinleri devşirirken yapılması gereken bu hayırsever eylemi hatırlatmak için bu hikayeyi okuyoruz.

Ruth Kitabı ve Şavuot arasındaki bir başka olası bağlantı ,her ikisinin de merkezinde nezaket temalarını içermesidir. Tora’nın amacı Yahudilerin daha iyi insanlar olması için rehberlik etmektir ve Ruth kitabı aracılığıyla iki rol modelle tanışıyoruz. Şefkatli, hayırsever ve cesur Naomi ve sadık, vefakar ve inançlı olan Ruth. Bu nedenle, tam da Tora’nın verildiği gün Yahudilerin bu becerileri geliştirmelerine yardımcı olan bu hikayeyi okumak uygun olacaktır. Moab halkı, Tora’daki anlatıya göre kötü karakter özelliklerinden dolayı İsrael’den dışlanmıştı, ancak Ruth, her zaman gelişmek için bir fırsat olabileceğini ve kişinin geçmişi ne olursa olsun, her zaman birlik olma fırsatının doğabileceğinin mükemmel bir örneğidir. Yani Tora’da, merkezi bir mesaj olarak örnek gösterilecek bir karakter.

Merhametin ve cömertliğin gücünü Rut kadar ustaca gösteren, karakterlerin tüm beklentileri kırdığı ve nezaketleriyle beklenen şartların üstüne ve ötesine geçtiğini gördüğümüz başka bir Yahudi hikayesi muhtemelen pek azdır. Ruth’un kendisi o kadar erdemlidir ki, Mukaddes Kitapta yer alan bütün bir kitap onun adını taşır. Ancak aynı zamanda ülkesi Moab’a da kurtuluş getirir ve David Hameleh’in büyük büyük annesi olmaya da layık olur. Naomi de övülmeye değer bir kadın ki, oğulları Yahudi olmayan kadınlarla evlendikleri için, büyük bir utanç ve rezalete maruz kalmış, ailesinin ölümünün ardından, fedakarlığın en büyük örneği ve güçlü bir kadın karakterdir. Yine de kendini toparlamış, çevresi tarafından dışlanacağını bildiği halde gururla ayakta kalmış ve buna rağmen kontrolünü eline almış…

Boaz ise Yahudi inancına göre, toplu olarak yaptığı mitzvalar ile parçalanmış bir aileyi bir araya getirerek soyunun Maşiyah’ı doğuracağı ve dünyadaki tüm nefreti ve kötülüğü sona erdireceği kehanet edilen bir aile yarattı. Oğlu Oved, David Hameleh’in soyunun babası olup, gelecekte beklenen Maşiyah, David’in soyundan gelecektir. Hem Tora hem de Ruth’un hikayesi, Yahudilerin Hesed (sevgi dolu, şefkat) değerine dayanmaktadır ve bu nedenle, Tora’nın verildiği gün bu kitabı okumak uygundur.

Birkaç kere adı geçen David Hameleh mutlu bir tesadüf sonucu, hem bir Şavuot günü doğmuş, hem de 70 yaşında iken yine bir Şavuot günü ölmüştür. Gemera kitabında en kutsal insanların doğdukları günde, öldüklerini yazar. David’in büyük büyük annesi Ruth’un kitabı ile, birkaç kuşak sonra doğan David’in kaderinin de Şavuot gününde bağlanması çok ilginçtir.

Din değiştirme, Şavuot ve Ruth’un kitabının bir araya gelmesi de insanı düşünmeye sevk etmelidir. Ruth, Naomi’yi  İsrael Ulusunun bir parçası olmak ve kendi Moab’lı köklerini terk etmek istediğini söylediğinden, din değiştirme Ruth kitabında güçlü bir temadır. Din bilgeleri, Şavuot’un Ruth’un Yahudiliğe geçişini birkaç nedenden dolayı hatırlamak için uygun bir zaman olduğunu söylüyor: Birincisi, çünkü Yahudiler ancak Tora’yı aldıktan sonra onu Tora’nın bir parçası olmak isteyenlere öğretmeye hazır hale geldiler. İnanç, Ruth gibi Tanrı’nın yoluna girmek, ve Naomi’nin Ruth’u kabul ettiğini görmek gibi, bize mitzva yapmak isteyen tüm insanları kabul etmeyi öğretmelidir. İkincisi, İsrael Halkı Sina Dağı’nda Tora’yı alırken, ilk kez Yahudi yasalarını benimsemeye karar verirken, esasen Yahudiliğe dönüyordu. Ruth, Yahudiliğe geçmeyi seçtiği için Maşiyah’ın atası olmayı hak etti ve benzer şekilde, Yahudi halkı da Tora’yı kabul ettikten sonra Aşem’in çocukları olmayı hak etti. Ruth Yahudi olduğunda zaten 40 yaşındaydı (Midraş Raba, Ruth 4:4) ve bu bize Yahudiliğin belirli bir geçmişe sahip olanlarla sınırlı olmadığını ve aslında herhangi bir inançlı kişinin gerekli özverilerle Tora yasalarını kendi üzerine alabileceğini gösterir.

Yahudilerin Sina Dağı’nın eteklerinde Tora’yı kabul ettiklerinde mikveye daldıkları ve erkeklerin sünnet edildiği öğretildi. Tıpkı Yahudiliğe geçen herkesin yapması gerektiği gibi. Bu yüzden Yahudiliğe geçen herkesin yaptığı gibi, bu olayın yıldönümünde Ruth kitabını okumalıyız.

Aslında Ruth kitabından bir kişinin Yahudi dinine dönmenin nasıl yürütüleceğini öğreniyoruz. Rambam, Naomi’nin talimatını takip ettiğimizi söylüyor; potansiyel olarak, Yahudiliğe dönmek isteyene dinin temellerini anlatıyor, onun bunu zorla yapmadığından, isteyerek yaptığından emin oluyor ve sonra Yahudiliğin çoğu zaman zor olabileceği konusunda din değiştirenleri uyarmak gerekiyor. Hala dine girmek istiyorlarsa, buna izin vermeli ve sonra onlara daha mahrem kanunları öğretmek gerekir. Naomi Ruth’a şefkatli bir biçimde hitap eder ve Ruth, Naomi’ye caydırılamayacağını söyler. -Her ne için bu geçişi yapıyorsa, kendisi bunu isteyerek yapmaktadır! Tıpkı Sina Dağı’ndaki ilk Şavuot Bayramı sırasında Yahudi halkının- “Yapacağız ve sonra dinleyeceğiz” dediği gibi, Ruth da öyle yaptı.

Ruth ,Tora’yı kabul etme arayışında birçok zorluk yaşadı. Yahudiler, bunun onlara Şavuot bayramında kendilerine verilen Tora’yı daha fazla takdir etmeleri için ilham verebileceğine inanıyor ve bu nedenle Şavuot’un sabah tefillası sırasında Ruth kitabının  okunması, Talmud dönemine kadar uzanan bir gelenek, ancak daha derin bir inceleme yapıldığında, bunun kesinlikle tesadüf olmadığı görülür. Sadakat, inanç ve her şeyden önce nezaket ilham etmekten başka bir şey yapamayan, zekice hazırlanan bir hikaye.